Edebali
Bu, Batı’nın ve Uzak Doğu’nun mistik hikâyelerinden uzak, 13. Yüzyıl Anadolusu’ndan günümüze ışık tutacak aydınlık bir hikâyedir. Kurmaca kahramanların sahte kerâmetleriyle meşgul olduğumuz bu çağda, yüzyıllar önce kazanan bir neslin unutulmaya yüz tutmuş değerlerini anlatan yaşanmış bir hikâyedir.
Binlerce kilometre uzağımızda, kıtalar ötesinde dersleri okutulan Mevlânâ Celâleddîn Rûmî ve Hacı Bayram-ı Veli gibi isimlerle aynı zamanı paylaşmış bir büyük âlimin edep hâlidir.
Şeyh Edebâlî umudunu her daim canlı tutan ve Moğol istilasında dahi ümidini kaybetmeyerek sürekli insanlar için çalışıp çabalayan, Rahmân’ın yeryüzüne rahmetinden yolladığı bir isim hâlidir. Madde ve mânâda kendini İlâ-yı Kelimetullah için seferber etmiş; Bilecik, Eskişehir, Söğüt arasında kurduğu zâviyelerle gelip geçen derviş ve fukaraların ihtiyacını gidermiş, halkı tasavvuf ile tanıştırmış Anadolu Ahi Şeyhi Edebâlî…