Eklenme tarihi 22 Aralık 2017
ABONE OLÖzdenören ‘ilk Hikâyeleri’ni Kitaplaştırıyor
Esenler Belediyesi'nin "Zevk-i Tahattur" programına konuk olan usta denemeci ve öykü yazarı Rasim Özdenören, lise yıllarında yazdığı bazı hikâyeleri derleyip 'İlk Hikâyelerim' ismiyle bir kitap hâline getireceğinin müjdesini verdi.
Esenler Belediyesi’nin “Zevk-i Tahattur” programına konuk olan usta denemeci ve öykü yazarı Rasim Özdenören, lise yıllarında yazdığı bazı hikâyeleri derleyip ‘İlk Hikâyelerim’ ismiyle bir kitap hâline getireceğinin müjdesini verdi.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’nün düzenlediği, her ay değerli şahsiyetlerin hayatlarının konuşulduğu Zevk-i Tahattur programının bu ayki konuğu, Türk edebiyat ve düşünce tarihinde derin izler bırakan denemeci ve öykü yazarı Rasim Özdenören oldu. “Çözülme”, “Hastalar ve Işıklar” gibi hikâyelerinin yanı sıra “Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı”, “Müslümanca Yaşamak” ve “Yeni Dünya Düzeninin Sefaleti” gibi onlarca düşünce kitabıyla hem yakın dönem Türk edebiyatının hem de düşüncesinin adından söz ettiren kalemlerinden Rasim Özdenören, Esenlerliler ile bir araya geldi.
Program yöneticiliğini İl Kültür Ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz’ın ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Fatih Andı’nın yaptığı program, Yıldız Teknik Üniversitesi Otağ-ı Hümayun’da gerçekleşti.
GÜNDE 7-8 FİLM İZLERDİM
Denemeci ve öykü yazarı Rasim Özdenören’in hayatı hakkında kısa bir belgesel gösterimiyle başlayan program, Rasim Özdenören’in kendi hayatını anlatmasıyla devam etti. Özdenören, sanata olan merakının lisede başladığından bahsederek, öğrenci harçlığıyla Türkiye’deki tüm dergilere abone olduğunu ve bu sebeple sağlam bir edebi birikime sahip olduğunu söyledi. Sanata ilgisinden söz eden Özdenören, “Günde yedi sekiz film seyrederdim. Aynı zamanda bir filmi yedi sekiz defa seyretmişliğim de vardır. Bugünkü imkânlar o zamanlar yoktu, gazetelerden filmlerin nerede gösterildiğini takip ederek gidip seyrederdim. Filmlerin yazılış serüveninin nasıl ortaya konduğuna merakım beni buna teşvik ederdi” dedi.
SEZAİ KARAKOÇ İLE DÜŞÜNCE DÜNYAM ŞEKİLLENDİ
Sezai Karakoç’la tanışmasının Nuri Pakdil’in ısrarıyla geliştiğini anlatan Özdenören, “Nuri Pakdil bana Sezai Karakoç’la buluşmamı söyledi. 1962 yılında Sezai ağabeyle buluşarak güzel bir muhabbet ettik. Bu tanışma, sanat hayatımın ve düşünce dünyamın şekillenmesinde etkili oldu. Birkaç yıl yazı yazmadım, Sezai ağabeyin isteği üzerine tekrar yazı yazmaya başladım” diye konuştu.
“İLK HİKÂYELERİM” GELİYOR!
Özdenören, lise yıllarında yazdığı bazı hikâyeleri derleyip bir kitap hâline getireceğinin müjdesini ise şu ifadelerle verdi:
“Lise zamanlarımda hikâyelerimi yayınlayan dergiler vardı, o dergilere beğenmeyip göndermediğim hikâyelerim var, şimdi onları toparlıyorum ve ‘İlk Hikâyelerim’ ismiyle onları bir kitap hâline getireceğiz.”