Öneri ve Talep Formu

Eklenme tarihi 25 Aralık 2024

ABONE OL

KEMİKSİZ: MÜZİKLEŞEN HER ŞEY İNSANA DOKUNUR

Buhurizade Mustafa Itrî Kültür Sanat Sezonu’na özel olarak düzenlenen “İstanbul Sohbetleri: Kalb-i Selim”, programı bu ay müzisyen Mehmet Kemiksiz’i ağırladı. Tasavvuf, musiki ve sanat kavramlarının ele alındığı programda konuşan Kemiksiz, “Sesin mutlak bir tesiri var. Müzikleşen her şey insana dokunur” dedi.

Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü tarafından Buhurizade Mustafa Itrî Kültür Sanat Sezonu’na özel olarak düzenlenen “İstanbul Sohbetleri: Kalb-i Selim” programı, müzisyen Mehmet Kemiksiz’i ağırladı. Doç. Dr. Mustafa Demirci’nin moderatörlüğünde gerçekleşen program, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde meraklılarıyla buluştu. Kemiksiz ve Demirci programda tasavvuf, musiki ve sanat kavramları üzerinde durarak keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi.

MUSİKİ ALLAH’A YAKINLAŞTIRIR

Sesin ilahi bir mucize olduğunu söyleyen Demirci, musikinin insanı Allah’a yaklaştırdığını kaydederek “Mevlana Hazretleri diyor ki ‘Musiki âşıkların ruhunun gıdasıdır. Çünkü onda Allah’a yani mutlak sevgiliye vuslat ümidi vardır. Beethoven de aynı şeyi söylüyor: ‘İlimler içerisinde musiki ilmi en üsttedir’ diyor. Çünkü onda ziyadesiyle Allah’a yaklaştırma kavramı vardır” dedi. Sufilerin de ses kavramı üzerinde durduğunu sözlerine ekleyen Demirci, “Sufiler, her türlü sesi ilahi çağrışım içerisinde değerlendirirler. Sesi ciddiye almalıyız. Sesin gücünü hafife almayalım. Müzik bize ne tür vesveseler, ne tür komutlar veriyor, buna bakalım” ifadelerini kullandı.

SESİN MUTLAK TESİRİ VAR

Müzisyen Mehmet Kemiksiz ise sesin mutlak bir tesiri olduğunu ifade ederek müzikleşen her şeyin insana dokunduğunu söyledi. Kemiksiz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son günlerde Kore müzikleriyle ortaokullu öğrencilerinin üzerinde bir baskı var. Çocuklarımız bunları dinliyor. Sosyal medya aracılığıyla bu müzikler yayılıyor. Bu şarkıların belli hareketleri var, onları da yapıyorlar. Son 15 yılda ortaya çıkan rap müzikte de birtakım sıkıştırılmış cümleler var. Biz bunların bir kısmını anlıyoruz, bir kısmını da anlayamıyoruz. Bu müziklerle cinsel yönelimlerini, siyasi görüşlerini anlatıyorlar. Müzikleşen, ritimleşen her kelime sahibine dokunuyor.”

SAĞLAM DİNLEYİCİLERE İHTİYACIMIZ VAR

Müzik dinleme melekesinin geliştirilmesi gerektiğini de belirten Kemiksiz, “1950’lerde, 70’lerde bize siz bu sanat işlerine girmeyin dediler. Fakat biz çocuklarımızın elinden tutarak onları tiyatroya götürebilirdik, ama bunu kendi tiyatromuzu kurarak yapmalıydık. Müzik dinleme melekesini geliştirmek gerekir ki çocuklar da klasik bir eserden keyif alabilsin ve kalb-i selime ulaşabilsin. Bizim çok sağlam dinleyicilere ihtiyacımız var” diye konuştu.

Diğer Haberler