MÜŞTERİLERİM EVLİLİKLERİNİ BANA BORÇLU

Esenler’de çayı benden güzel yapanı bulamazsınız.” diyerek iddialı konuşan emektar çağ ocağı sahibi Şafak Öztürk, hikâyesini şu sözlerle anlattı:

“30 yıldır bu işi yapıyorum. İlk olarak dedemin yanında başladım. Çocukluğumda okuldan kalan zamanda dedemin yanında çalışıyordum. Bizimki dede mesleği. 1992’den beri bu dükkândayım. Dükkâna günde 400-500 kişi gelir gider. Her gelen de çay içmez, biz de öyle bir mecburiyet yok. Günde 50 demlik çay demliyorum. Benim çayım 15 dakika içinde biter, hemen yenisini demlerim. Büyük demlikle yapıp bayat çay hayatta satmam. Çayı güzel yaptığım için her yaştan ve her yerden müşterilerim oluyor.

Bazı müşterilerimle sabah saat altıda dükkânı beraber açıyoruz.

Sabah saat 06.00’da beraber dükkânı açtığım müşterilerim var. Kiminin evinde gelini oluyor rahat etsin diye erkenden çıkıp geliyor, kimini ağrılarından uyku tutmuyor, kalkıp geliyor. Pandemi döneminde bir teyze dükkânın önünden geçerken beni çevirip ‘ne zaman açacaksınız oğlum, artık açın’ dedi. Belli, evde amcadan sıkılmış. Müşterilerime de arada takılırım, ‘ben olmasam yüzde elliniz mahkeme kapılarında boşanma davası için koşuştururdunuz’ diye. Biz sadece çay ocağı işletmiyoruz. Aynı zamanda buralar bir terapi merkezi.”