Eklenme tarihi 11 Aralık 2012
ABONE OLMevlana Mangal Yürekliydi
Gönül Sohbetleri’nde konuşan Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, Mevlana’nın örnek hayatını anlattığı programında, “Biz Onların talebesinin talebesi olamayız” dedi.
Gönül Sohbetleri’nde konuşan Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, Mevlana’nın örnek hayatını anlattığı programında, “Biz Onların talebesinin talebesi olamayız” dedi.Esenler Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenen ve her Cuma akşamı dinleyenlerin gönül dünyasını aydınlattığı Gönül Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu’ydu. Hatipoğlu, kendisini dinlemeye gelenlere Mevlana’yı ve O’nun örnek hayatını anlattı. İlahiler eşliğinde başlayan programa Esenlerli vatandaşların ilgisi büyüktü. Programına Mevlana’nın Allah’a olan aşkından bahsederek başlayan Hatipoğlu, Mevlana’nın kendi öldüğü günü, aradan perdelerin kalktığı gün olarak gördüğünü söyledi. Mevlana’dan almamız gereken örnek davranışlardan bahseden Hatipoğlu, Mevlana’nın yüce Allah’ın huzurunda namaz kılarken kendini Allah’a teslim ettiğini ve bizlerin de teslimiyet halinde namaz kılmamız gerektiğinin altını çizdi. Hatipoğlu, bugün Mevlana’nın bu denli sevilen ve örnek alınan bir âlim olmasıyla ilgili olarak ise şunları söyledi: “Mevlana binlerce İslam âliminden biridir; ama O gönlümüze yerleşmiş biridir. O bize çok anlatılmış, çok anlatılan daha çok tanınır ama Mevlana’nın da mangal gibi yüreği vardı ve Peygamber Efendimizin yolundan giderdi.” ONLARIN SEVGİSİ BİR BAŞKAYDI
“Mevlana, bazen bütün gece Allah’ın huzurunda kalıyormuş, kalbini o kadar Allah’a veriyormuş ki, O’nun huzurundan kendini alamıyormuş” diyen Hatipoğlu, Mevlana ve Abdülkadir Geylani gibi âlimlerin sevgisinin bizimkiyle bir olmadığına değindi. “Onlar severken incelmişler, yemeden içmeden kesilmişler” diyen Hatipoğlu, Mevlana ve Geylani’nin ölümlerinin de bir başka olduğunu anlattı ve “Biz onların talebesinin, talebesi olamayız” dedi.Mevlana’nın namaza olan bağlılığı ve hangi şartlar altında namaz kıldığıyla ilgili “Konya soğuğunda bütün gece ibadet edip ağlardı, gözyaşları sakalına damlar, sabah sakalı bir tutam buz olup kırılırdı” diyen Hatipoğlu, Mevlana’nın namazı bu şartlar altında ama gönlünden gelerek kıldığını söyledi.Peygamber Efendimiz’in paylaşımcılığından ve düşünceli yapısından da bahseden Hatipoğlu, Hz. Muhammed’in (s.a.v) ahlakını örnek almamız ve bizim de O’nun gibi bir hayat yaşamaya gayret etmemiz gerektiği tavsiyesinde bulundu. CENNET DE CEHENNEM DE SONSUZDURHz. Süleyman ve oğlu Hz. Davut’un feyz alınması gereken hayatlarından da bahseden Hatipoğlu, “Hz. Davut çok dua ederdi ve zaten Zebur da baştan sona kadar duadır” diyerek, Allah’a yalvarmanın ve O’nun dergâhına gitmenin önemine dikkat çekti.
Cennet’te ümitsizliğin ve istenmeyen bir şeyin olmadığını hatırlatan Hatipoğlu, “Cennet’te tekrar yok, sürekli bir değişim var. Cennet’te boş durmak yok ama yorulmak da yok, Cennet’te uyku ve hüzün de yok. Müminler için Cennet, kâfirler için ise Cehennem sonsuzdur” dedi.Hatipoğlu, program esnasında bir vatandaştan gelen “Babam vefat etti, ben gurbette Kâbe’de çalışıyorum ama annemin rızası yok, bu durumda ne yapmalıyım?” sorusu üzerine şöyle cevap verdi:“Önce anneni Kâbe’ye götürmeyi dene. Olmuyorsa ve seçim yapmak zorunda kalıyorsan annenin rızası çok önemli, rızasız iş yapma. Peygamber Efendimiz anneyi cihattan da üstün sayardı”. Gönül Sohbetleri, dinleyenlerden gelen soruların cevaplanmasının ardından dualar eşliğinde sona erdi.