Eklenme tarihi 8 Ocak 2019
ABONE OLMevlana Bugün Olsa Film Çekerdi
"Mevlana'dan Öğütler" programında konuşan Doç. Dr. Emin Işık, Hz. Mevlana'nın şiir yazmayı sevmediğini ama halk istediği için şiir yazdığını söyleyerek, "Hz. Mevlana bugün yaşasaydı senaryo yazar, film çekerdi" dedi.
“Mevlana’dan Öğütler” programında konuşan Doç. Dr. Emin Işık, Hz. Mevlana’nın şiir yazmayı sevmediğini ama halk istediği için şiir yazdığını söyleyerek, “Hz. Mevlana bugün yaşasaydı senaryo yazar, film çekerdi” dedi.
İlahiyatçı Yazar Doç. Dr. Emin Işık, Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’nün düzenlediği “Mevlâna’dan Öğütler” programı kapsamında Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde Esenlerliler ile bir araya geldi.
RUH VE BEDEN ALLAH’IN EMANETİ
Hz. Mevlana’nın ‘Libas tenden, ten de candan habersizdir’ sözünü hatırlatan Emin Işık, ruh ve bedenin bizlere Allah’ın emaneti olduğunu ve bizim her ikisini de korumakla ve geliştirmekle yükümlü olduğumuzu söyleyerek, “Taşıdığımız elbise kimin üzerinde olduğunu bilmez, beden de nasıl bir ruh taşıdığını bilmez ama ruh ikisinden de haberdardır. Hem bedenin ihtiyaçlarını bilir hem de bedenin nasıl bir elbise giydiğini bilir yani bilgi dıştan içe doğru gittikçe artar. Kendini bilmek en büyük ilimdir. Biz kendimizi ihmal ediyoruz” dedi.
MEVLANA ŞİİR YAZMAYI SEVMİYORDU
Hz. Mevlana’nın, içinde yaşadığı çağın isteklerine hitap edecek şekilde kendinden isteneni yaptığını belirten Işık, “Hz. Mevlana bugün yaşasaydı senaryo yazar, film çekerdi. Zaten kendisi bir yerde diyor ki, ‘Ben şiir söylemeyi seven birisi değilim ama Anadolu halkı şiirden ve müzikten çok hoşlanıyor. Sırf halkı memnun etmek için benden isteneni yerine getirmek için yazdım bu şiirleri yoksa şiir yazmayı sevmiyorum’ diyor, o yüzden günümüzde yaşasaydı film çekerdi herhalde” şeklinde konuştu.
DİN, RUHUMUZA TAKILAN BİR KANAT
Hüzünlerin ve sevinçlerin geçici olduğunu, baki olan tek şeyin aşk olduğunu hatırlatan Işık, “Dualarımıza baktığımızda genelde mal, mülk veya bedenimizle sıhhat istiyoruz. Halbuki Allah’tan ilahi aşk istemeliyiz, ‘Yarabbi sen bana seni sevmeyi nasip eyle!’ demeliyiz. Çünkü sevdiğiniz zaman ibadet zor gelmez, ibadet zahmet olmaktan çıkar aşk olur ama biz ibadeti de yük zannediyoruz, bu din sırtımıza vurulmuş yük değildir. Din, ruhumuza takılan bir kanattır. ‘Dost katına varmak için muhabbetten kanat gerekir’, diyor Mevlana. Hiç bunu istemiyoruz, aslında esas istenmesi gereken budur. Allah’tan sevgiyi bize nasip etmesini istemeliyiz” ifadelerini kullandı.