Eklenme tarihi 16 Mart 2016
ABONE OLKur’an’ı Ağlayarak Yazdım
"Usta-Çırak Buluşmaları"nda konuşan Kaligrafi Ustası Etem Çalışkan, Kur'an-ı Kerim'in Türkçe mealini yeni yazıyla yazarken son surelerde çok duygulandığını, "Kur'an-ı Kerim'i kaligrafiyle yazdığım zaman sonuna gelince ayrılık duygusu çöktü üzerime. Elimi kaleme götürürken gözümden yaş boşalıyordu" ifadeleriyle anlattı.
“Usta-Çırak Buluşmaları”nda konuşan Kaligrafi Ustası Etem Çalışkan, Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealini yeni yazıyla yazarken son surelerde çok duygulandığını, “Kur’an-ı Kerim’i kaligrafiyle yazdığım zaman sonuna gelince ayrılık duygusu çöktü üzerime. Elimi kaleme götürürken gözümden yaş boşalıyordu” ifadeleriyle anlattı.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’ne bağlı Esenler Sanat Evi’nin (ESEV) düzenlemiş olduğu “Usta-Çırak Buluşmaları”nın konuğu Türkiye’nin ilk kaligrafi ustalarından Etem Çalışkan oldu. ESEV Kaligrafi Hocası Ahmet Yalçın’ın moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Etem Çalışkan, sanat hayatı ve kaligrafi sanatı üzerine konuştu.
ÖĞRETMEK KUTSAL BORÇ
Sadece bilmenin yeterli olmadığını söyleyen Etem Çalışkan, “Yaratılıştan ötürü herkesin yeteneği farklı farklıdır. Biz yazı sanatçısıyız. Yalnız yazmak değil bildiklerimizi öğretmek lazım. Bildiklerimizi öğretmek kutsal bir borçtur” dedi.
SON SURELERDE AYRILIK HÜZNÜ ÇÖKTÜ
Bir sanat eseri ortaya koyarken duyguların vazgeçilmez olduğunu belirten Çalışkan, “Duygusuz yapılan her şey hiçbir şeydir. Duyguları benliğimde topluyorum. Kur’an-ı Kerim’i kaligrafiyle yazdığım zaman son surelere geldim. Son sureler kısadır. Bitmiş sayılabilecek kadar az kalmışken, iki saatte yazacağım yazıyı bir haftada yazamadım. Elimi kaleme götürürken gözümden yaş boşalıyordu. Bir buçuk yıl Kur’an’ın duygu yoğunluğu içerisinde yaşadım. Kur’an-ı Kerim’i yeni yazıyla yazarken sonuna gelince ayrılık duygusu çöktü üzerime. Yaptıklarımıza inanarak bakmak gerekir” diye konuştu.