Eklenme tarihi 13 Ekim 2012
ABONE OLKentsel Dönüşüm 5 Ekim’de Esenler’den Başlıyor
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ‘Kentsel Dönüşümde Sektörler Buluşuyor’ toplantısında yaptığı konuşmada kentsel dönüşüme 5 Ekim’de Başbakan ile birlikte İstanbul Esenler’de başlayacaklarını söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ‘Kentsel Dönüşümde Sektörler Buluşuyor’ toplantısında yaptığı konuşmada kentsel dönüşüme 5 Ekim’de Başbakan ile birlikte İstanbul Esenler’de başlayacaklarını söyledi. Kentsel dönüşüm sürecine İstanbul, İzmir ve Bursa illerine Kentsel Dönüşüm Müdürlükleri kurarak start veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kamu ve özel sektörden birçok temsilciyi bir araya getiren ‘Kentsel Dönüşümde Sektörle Buluşuyor’ toplantısını Pendik Green Park Otel’de gerçekleştirdi.1999’da yaşanan Marmara depreminden ders çıkarılması gerektiğine vurgu yapan Bakan Erdoğan Bayraktar, “Deprem öncesinde inşa edilmiş 15 milyon konutun yaklaşık 6,5 milyonu maalesef risklidir.1999 depremi çok acı bir tecrübeydi. 1,5 dakika içinde 110 binden fazla konut kullanılamaz hale geldi. Ekonomi yüzde 10 küçüldü.18 bin vatandaşımız hayatını kaybetti. İşin manevi acısı hiçbir şekilde ölçülemez. Bakın belki de ilk defa alınan dersin sonucu olarak depremden sonra yapılan 5 milyon konutun 550 bini hükümet kanalıyla inşa edildi. Bütün bu gayret, bir yandan daha doğru alanlarda depreme dayanıklı ve çağdaş konutlar üretmek diğer yandan insanımızın yaşadığı meskenleri sorgulamasını sağlamaktı” dedi. Türkiye’de 7-8 milyon binanın fay hattı üzerinde bulunduğunu bildiren Bayraktar, “Bu binalar birinci ve ikinci derecedeki fay hatları üzerinde. Bu konutlardan 6.5 milyonunu artık elden geçirmemiz lazım gözden değil” diye konuştu.
ESENLER’DEN BAŞLAYACAĞIZ Kentsel dönüşüm için hangi belediye hazırsa oradan başlayacaklarını belirten Bayraktar, “Şu anda kentsel dönüşüme en hazırlık ilçe Esenler. Bu sebeple 5 Ekim’de 2012 Cuma günü Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile kentsel dönüşümü Esenler’den başlatacağız” dedi. Bayraktar, kentsel dönüşüm için vatandaşlara büyük kolaylıklar sunduklarını kaydetti. Çevre ve Şehircilik Bakanı, “Vatandaşın evi riskli ise ve durumu yoksa o vatandaşı kiraya çıkaracağız. Bu iş için bankadan çektiği krediyi sübvanse edeceğiz” ifadelerini kullandı.Toplantıda konuşan İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, gelirlerin artarken değerlerin yitirildiğine dikkat çekti. Yeni dünya düzeninde insanların uzaya bile gittiğini ancak komşusuna gitmediğine değinen İstanbul Valisi, kentsel dönüşüm kapsamındaki binaların bu hususa uygun inşa edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
GÖKSU DA KONUŞTU
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar liderliğinde gerçekleşen ve İstanbul Milletvekili Erol Kaya, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Emlak Dairesi Başkanı Ali Seydi Karaoğlu, Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı Işın Çelebi’nin yanı sıra İMKOM, İMSAD, KONUTDER ve GYODER gibi sektör dernek başkanları, kamu ve özel sektörden birçok önemli temsilcilerinin de katıldığı toplantının öğleden sonraki bölümünde Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu da bir konuşma yaptı. Göksu, kentsel dönüşümün daha çok sosyal ve siyasal zemini üzerinde durdu. Kentsel dönüşüm hakkında herkesin çok fazla konuştuğunu ancak, mesafe anlamında çok zor ilerleyen bir süreç olduğunu ifade eden Göksu, “ Bu bağlamda baktığımızda biz kentsel dönüşümü ne diye tanımladığımızı ve kentsel dönüşüm dediğimizde nereye baktığımızı çok iyi tespit etmemiz gerektiğini düşünüyorum” diyerek kentsel dönüşümün toplumsal algı olarak bakıldığında evlerin yıkılıp yok olması şeklinde algılandığını açıkladı.
3 AKLIN BULUŞMASI ÖNEMLİ
Kentsel dönüşümle ilgili adım atılırken iki zeminin çok iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Göksu, bu zeminleri de sosyal-siyasal zemin ve uygulama zemini olarak açıkladı. Sosyal ve siyasal zeminin; devlet aklı, siyasal aklı ve toplumsal akıl olarak üç akıldan oluştuğunu söyleyen Göksu, devlet aklını felaketlerin sonuçlarının bilinmesi ve o afetler gelmeden toplumsal hazırlıkların yapılması olarak açıkladı ve bu konuda ülkemizde sorun kalmadığını söyledi. İkinci aklın ise siyasi akıl olduğunu ve bu konuda sorunlarımızın olduğunu söyleyen Göksu, “Van depremi sonrasında bütün siyasi partiler ortak akıl çerçevesinde (kentsel dönüşüm olmalı) dedi. Ama süreç geçtikten sonra siyasi akıl dağıldı. Bu işi siyaset üstü tutmak gerekir. Çünkü hiçbir oy candan daha kıymetli değildir. İnsanın hayatı söz konusuysa bunun karşılığını oyla ya da siyasi beklentiyle ölçemezsiniz” dedi. Üçüncü aklın ise toplumsal akıl olduğunu ifade eden Göksu konuşmasına şöyle devam etti: “ Burada yine karşımıza üç payda çıkıyor. Bunlar; halk, medya ve yerel yönetimler. Halka siz çok doğru bir zemin üzerinde bunu anlatırsanız ve bunun sonucunda hangi kazançları elde edeceğini ifade ederseniz gerçekten büyük bir bölümüyle ortak bir zeminde buluşabiliyorsunuz. Toplumsal aklın inşasında ikinci kafa karıştıran unsur olan medya devreye giriyor. Medya bu konuda toplumsal aklın inşasında güzel örnekleri takdim ederse mesele kalmıyor. Toplumsal bilincin oluşmasında yerel yönetimlerin de büyük bir payı var. Yerel yönetimlerin halkla kurmuş olduğu ilişki biçimi çok önemli. Eğer yerel yöneticiler halka ilişki biçiminde problemliyse orada dönüşümü yerel yönetim tasarlayamaz. Eğer problemsizseler tasarlayabilirler.”