Eklenme tarihi 19 Mart 2019
ABONE OLDikkat Eksikliğinde 7 Yaş Önemli!
"Okul Ailede Başlar" programında seminer veren Çocuk Gelişim Uzmanı Yaren Keskin, bir çocuğa dikkat eksikliği tanısı koyulabilmesi için belirtilerin 7 yaşından önce başlamış olması gerektiğini söyledi.
“Okul Ailede Başlar” programında seminer veren Çocuk Gelişim Uzmanı Yaren Keskin, bir çocuğa dikkat eksikliği tanısı koyulabilmesi için belirtilerin 7 yaşından önce başlamış olması gerektiğini söyledi.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’nün ilçedeki ailelere yönelik düzenlediği “Okul Ailede Başlar” programı kapsamında Çocuk Gelişim Uzmanı Yaren Keskin, ebeveynlere seminer verdi. Dr. İlhami Faydagör İlkokulu’nda düzenlenen programda Keskin, çocuklarda hiperaktivite bozukluğu ve dikkat eksikliği üzerine konuşma yaptı.
SADECE BELİRTİYLE TANI KONULMAZ
Hiperaktivite ve dikkat eksikliği bozukluğu belirtilerinin her çocukta görülebileceğini fakat hastalık tanısı koymak için sadece belirtilerin yeterli olmayacağını söyleyen Yaren Keskin, “Dikkat eksikliği dediğimiz şeyi, çocuğun aşırı hareketlilik sergilediği, dikkat sorunlarının yüksek olduğu ve bu dürtüsel belirtilerin çok yoğun olarak izlendiği süreçler olarak tanımlayabiliriz. Hiperaktivite ise toplumda genelde yaramaz olarak nitelendirilen, sürekli kıpır kıpır bir halde, sınıf içerisinde sürekli hareketli olarak nitelendirdiğimiz çocuklar olarak karşımıza çıkar. Çocuğun davranışlarının problem olarak ele alınabilmesi için çevresel koşulların, yaşanan travmatik olayların ve problemlerin birlikte değerlendirilmesi gerekiyor. Bu problemlerin en az altı ay tekrarlanması ve birden fazla ortamda görülmesi lazım” dedi.
GÖZ TEMASI KURMAZ, ÇABUK SIKILIRLAR
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun belirtileri üzerine konuşan Keskin özetle şunları söyledi: “Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda ilk olarak çocuklarda bir göz teması problemi vardır. Oyuncaklarından çok çabuk sıkılır bu çocuk veya bir işi bitirmeden diğerine geçer. Örneğin; bir sayfa Türkçe ödevini yapar, onu bitirmeden bir sayfa matematik ödevine geçer, sonra biraz oyun oynar. Farklı aktivitelerden çabucak sıkılarak diğerine geçer, aşırı bir hareketlilik durumu vardır. Bir çocuğa dikkat eksikliği tanısını koyabilmemiz için bu belirtilerin yedi yaşından önce başlamış olması gerekiyor. Eğer çocuğa yüzde seksen veya yüzde yetmiş oranlarında dikkat eksikliği ve hiperaktivite tanısı konulduysa ve iyi bir destek almadıysa, ergenlik döneminde de aynı belirtileri göstermeye devam eder. Toplumsal çevreye baktığımız zaman çocuklukta tanı almamış olan kişiler ergenlik dönemine eriştiyse, dikkat eksikliği yetişkinlikte de görülür. Hastalık tedavi edilmediği takdirde çocuklar ve yetişkinlerde toplumda kabul görmeme, değersiz hissetme, başarısızlıktan korkma gibi sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu hastalığı çocukluk döneminde tedavi etmede anne ve babalara büyük görev düşüyor; çünkü hastalıkların çoğu oyun oynayarak tedavi edilebiliyor. Çocuğunuzu iyi gözlemleyerek onunla ilgilenmeniz, çoğu hastalığı atlatmasında yardımcı olan en temel faktördür”.