Eklenme tarihi 23 Temmuz 2012
ABONE OLAkseki, Dini Eğitimin Öncüsüydü
Anadolu’yu Mayalayanlar programı kapsamında merhum Ahmet Hamdi Akseki’yi anlatan eğitimci yazar Ahmet Yapıcı, Akseki’nin Cumhuriyet döneminde dini eğitimin öncüsü olduğunu belirtti.
Anadolu’yu Mayalayanlar programı kapsamında merhum Ahmet Hamdi Akseki’yi anlatan eğitimci yazar Ahmet Yapıcı, Akseki’nin Cumhuriyet döneminde dini eğitimin öncüsü olduğunu belirtti. Esenlerde büyük coşku ile başlayan Ramazan, üçüncü gününde de Esenlerlilerin yoğun ilgisiyle devam etti. Bu yıl özellikle tasavvufa gönül veren ve Anadolu’da gönülleri mayalayanlarla Esenlerlileri buluşturmayı amaçlayan programların ilki, Ahmet Hamdi Akseki merhumu misafir ederek başladı. Esenler’in en büyük meydanı Dörtyol Meydanı’ndaki Ramazan Etkinlik Alanı’ndaki program, çocuk animasyonları ile başladı. Çocuk animasyonlarının ardından Anadolu’yu Mayalayanlar programının ilkine geçildi. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, eğitimci yazar Ahmet Yapıcı’nın Ahmet Hamdi Akseki’yi anlatan konferansıyla devam etti. Merhum Akseki’nin biyografisi hakkında kısa bilgi veren Yapıcı, daha ziyade O’nun dini eğitimle ilgili çalışmaları üzerinde durdu. Akseki’nin 32 yaşında İstanbul’da o zamanın üniversitesi olan Dar-ül Fünun’da yani öğretim üyeliği yaptığını belirten Yapıcı, “Ahmet Hamdi Akseki, özellikle 1920’lerden başlayan Kur’an öğrenimi ve din eğitimi konusundaki yokluk ve sıkıntılar çekildiği dönemde insanların irşadı ve bilgilenmesi için birçok çalışma yapmıştır. 1950’lerden önce dine eğitim için kitap bulmak çok zordu. Devletin izin verdiği Elmalılı Hamdi Yazır’ın tefsiri ile Sahihi Buhari yayınlanmıştı. O bu dönemde 70’in üzerinde eser telif etti. O, bu sıkıntılı dönemde manevi bir gıda gibi insanlara elini uzattı” dedi.
1939 yılında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığına tayin olan Akseki’nin, M. Şerafeddin Yaltkaya’nın vefatından sonra Diyanet İşleri Başkanı olduğunu belirten Ahmet Yapıcı, “Her sınıf insanımızı düşünerek eserler kaleme almıştır. Anadolu insanının bilgilenmesi, dinini öğrenmesi için eserler yazdı. Askeriye’den gelen talep üzerine ‘Askere Din Dersleri’ adı ile bir kitap neşretti. Bunun yanında ilk kez pedagojik olarak çocuklara da dini eğitim verilebilmesi için ‘Çocuklara Din Dersleri’ adıyla da bir kitabı neşretmiştir. İmam Hatip Okulları açıldığında okutulacak bir kaç eserin dışında eser bulunmazken Akseki merhumun neşrettiği ‘İslam Dini’ adlı eseri bu okullarda okutulan baş kitap olmuştur” şeklinde konuştu. Akseki’nin Osmanlı’nın son âlimlerinden biri olduğunu belirterek Arapça, Farsça ve İngilizce bildiğini hatta İngiliz felsefecilere de İngilizce cevaplar yazdığını vurgulayan, Yapıcı, “O, sadece dini ilimlerde değil, müspet ilimlerde de söz sahibiydi. Zaten bizim kültürümüzde âlim dendiği zaman sadece Kur’an okuyan, tefsir, hadis bilen birisi anlaşılmaz. Bizim kültürümüzde âlim kişi, bütün bu dini ilimlerle birlikte fizik, kimya, matematik, astronomi gibi ilimleri de bilir. İşte Merhum Ahmet Hamdi Akseki de böyle bir âlimdi” dedi.
Hz. Peygamber’in (s.a.v.) (Âlimler peygamberlerin varisleridir) hadis-i şerifine dikkati çeken Ahmet Yapıcı, âlimlere sahip çıkmanın büyük bir servetin sahibi olmak anlamına geldiğini belirterek, yeni nesil Türk kamuoyu tarafından pek tanınmayan merhum Ahmet Hamdi Akseki’ye hepimizin bir şükran borcu olduğunu, bu borcun ödenmesi adına Esenler Belediyesi’nce düzenlenen bu anma programını çok manidar olduğunu kaydetti ve, “Bu sebeple başta Esenler Belediyesi olmak üzere programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı. Program, Emre Ermiş’in tasavvuf müziğinin seçkin eserlerini seslendirmesiyle son buldu.